Biz bu filmi izlememiş miydik? Bazı TV kanallarından, bir kısım sosyal medya ve youtop da bazı video paylaşımlarından, iç savaş çığırtkanlıkları yapılıyor. İzmir de bazı cami minarelerinden Çav Bella şarkısı ve Yuh Yuh türkülerinin söylenmesi, işin tuzu biberi oldu. Oysa ülkemiz böylesi karanlık oyunlardan geçmişte çok çekti. Benzeri senaryolar tekrar gündeme getiriliyor. Ülkemiz insanının aynı oyunlara gelmesi için ‘aklını peynir ekmekle yemesi gerekir’.
Ülke ekonomisi dibe vurmuş, demokrasi rafa kalkmış, meclis çalışmiyor, Cumhuriyet aydınlığını görmüş ülkeye, tek adam sistemi dar geliyor. Daha şimdiden iflas etmiş. Adalet iktidarın sopasına dönmüş, araki bulasın. İktidar kesin söz verdiği halde, zor gününde üç kuruşluk maskeyi, bir şişe kolonyayı dağıtmaktan bile aciz.
Muhalefet belediyeleri, iktidarın her tür engeline rağmen, mucizeler yaratıyor. Halka dokunuyor, yardım elini uzatıyor. Zor ve dar zamanda ülkemiz insanının dostluk dayanışma, kardeşlik yardımlaşma duygularının en seçkin örneklerini veriyor. Veresiye defterlerinin kapatılması, askıda fatura, askıda ekmek uygulamaları. İktidarı tedirgin ediyor.
2019 Mart ayında 120 milyon dolar olan cari açık 2020 Mart ayında 40 kat artmış. Şu anda cari açığımız 4 milyar 923 milyon dolar. İktidarın halka verebileceği bir şey kalmamış. Ekonomik, sosyal, siyasal yollar tükenmiş, iktidarda kalmak için yan yollara sapmaktan gayri çare kalmamış. Suni gündemler tutmuyor. Darbe söylemlerinin gündemi değiştirmekten başka işe yaramadığı anlaşıldı.
Cumhuriyet aydınlığından nasibini almış kitleleri, koyun güder gibi gütmek zordur. ‘Kurt bulanık havayı sever’ tamda bu ortamda ‘Halkı birbirine karşı, kin ve nefrete sürükleyen’ proğramlar yapılıyor. Fatih Tezcan, Sevda Noyan gibi kişiler donanımlı olduklarını “Söyle bir elli kişiyi götürecekelerini” filan söylüyorlar. Yandaş olduklarını ifade ettikten sonra halkı tehdit ediyorlar.
İktidar bu tehtidlere sessiz kalıyor. Sessiz kalmak, kayırmak anlamına gelir. Ortada açıktan işlenen bir suç var, her gün bir yenisi ekleniyor, yine geçtiğimiz hafta asker üniformalı bazı kişiler, eli silahlı El Kaide ve İSİD flamaları önünde, iktidarı desteklemeyen, Cumhuriyet değerlerine bağlı kitleleri tehdit eden bir video yayınladılar.
Zira bu bıçağın iki tarafı vardır. Bu ateş herkesi yakar. Ülkede tehlikeli bir oyun oynanıyor.
Ev kadını Pazar market listesi yapıyor. Halk aş, iş, ekmek listesi yapıyor. Yandaş olduğunu iddia eden kişiler, katledecekleri komşularının listesini yapıyor.
Sayın Demirel’in bir sözü vardı; “Tesbih çekenle, tetik çeken bir olmaz” Bir olmadığı doğru fakat tesbihi kim çekiyor? Tetiği kim çekiyor?
Biz bu filmi izlemiştik, halkı sokağa çekme gayretlerine sağ duyu sahibi ülkemiz insanı, ödün vermeyecek, bu tuzağa düşmeyecek bu oyuna gelmeyecektir. ‘Karanlık suda balık avlamak isteyen’ karanlık güçlerin hevesi kursağında kalacaktır.