CHP Genel Başkanı Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun “Yoksul ve çaresiz halk pazarlarda çöpe atılan yiyecekleri topluyor” söylemi üzerine yandaş gazete Takvim manşet yapıyor. “Kılıçdaroğlu çöpçüler kralı” diye. Rahmetli oyuncu Kemal Sunal’ın resmini de montajlayarak, kendince ve adeta dalga geçiyor.
Üç Y ile “Yolsuzluk, yoksulluk, yasakları” kaldıracağım diyerek iktidar olan AKP, aksine üçünün de katmerlisini yapıyor. Ülke bir yolsuzluk denizine dönüşmüş, bir kişi yok yolsuzluktan yargılanan. 17-25 Aralık deyince bu millet ne anlıyor? Halka bir sorun bakalım.
Yoksulluğu bilmemki nasıl anlatsak? İşsizliğin alıp başını gittiği, fabrikaların kapısına kara kilit vurlulduğu dönem de, zamlar üst üste durmuyor. “Ayşe teyze” pazardan çantası boş dönüyor. Çocuğuna pantolan alamayan baba intihar ediyor. Aile geçimsizlikleri ve boşanmalar doruğa çıkmış. Ekonomik kökenli cinayetler ve kadın cinayetleri durmak bilmiyor.
İktidar halka “Acı reçeteler” öneriyor. “Askıda ekmek” projeleri geliştiriyor. Asgari ücret ay ortasına gelmeden bitiyor. Örneğin İstanbul Büyük Şehir Belediyesi halka ucuz ekmek temini için büfeler açma perojesine iktidar taraftarları karşı çıkarak red ediyorlar. Sonra “baltayı taşa vurduklarını” anlayınca bu tutumlarından vaz geçiyorlar. Öyleya “Tok acın halinden ne anlar?”
İktidarın yasakları konusuna isterseniz hiç girmeyim. Sadece şunu soralım, yasak olmayan ne var? Örneğin en basiti 65 yaşındakilerin sokağa çıkması dünyanın neresinde var? İnsan haklarına aykırı bir işgüzarlıktan ve bu yaş gurubuna zulümden başka bir şey değil.
AKP iktidar olduktan sonra söylediklerini unuttu, insanı unuttu, yoksulu, işsizi, çaresizi kökten unuttu. Varsa “Tuzu kuru olanlar, yoksa tuzu kuru olanlar“ birde beşi bir yerde gözde müteahhitleri. Ülke unutuldu, sorunlar unutuldu, çöpçü kimin nesine? Kapıcı kimin nesine? Çalışan, üreten, emekçi iktidarın nesine? Neden kulak verecek çaresizlerin sesine?
Çalışanlar üretenler, çiftçiler-köylüler, kapıcılar, çöpçüler bu ülkenin en onurlu insanlarıdır. Alnının teri, elinin emeği ile geçinen masum ve onurlu insanlar. Üç-beş maaş birden alan elit kesim, ülkenin kaymağını yiyen iktidar mensupları, yoksulu, işsizi, çöpçüyü hor görüyor, onların haklarını savunan ve onların sesi olan Sayın Kılıçdaroğlu ile aklınca “Çöpçüler Kralı” diyerek alay ediyor.
Soru çok açık, neden CHP’li belediyeler de çalışanlar 3 bin yüz lira alıyorda. AKP’li belediye işçileri 2 binsekizyüzyirmibeş lira artı 90 kuruş alıyorlar? Ülke aynı, iş aynı, koşullar ve kaynak aynı.
Hani siz “Garip gurabanın yanındaydınız?” hani ya siz “Komşusu aç yatarken, kendisi tok yatan” değildiniz.
“Çöpçüler Kralı” nasıl söz? Kral tek başına ülkeyi yöneten kişidir. Tek adamların ülkeyi yönettiği tanıma uyuyor.
Kılıçdaroğlu değil “Çöpçülerin Kralı” , fakat yandaş medya da yalanlar sıra sıralı.